İnsanın Kanadı, Kendi Gayretidir


Bu makale 2016-06-25 14:29:30 eklenmiş ve 2317 kez görüntülenmiştir.

Çalışmak insanın ve devletlerin geleceği için vazgeçilmez gerekliliktir. İnsanlar başkalarından medet umacağına çalışsa, çözemeyeceği hiçbir sorun kalmaz. Siz çalışır çabalarsanız, Allah size takdir eder. Gayret ve çalışma ile ilgili olarak Peygamber Efendimiz, “Hiç bir kimse kendi elinin emeği ile kazandığından daha hayırlı bir lokma asla yiyemez” buyurmaktadır. Peygamber efendimiz dua ederken, “Allah’ım! Tembellikten, korkaklıktan, ihtiyarlığın verdiği düşkünlük ve cimrilikten sana sığınırım" demektedir.

 

Voltaire, çalışmak bizi şu üç büyük beladan kurtarır: Can sıkıntısı, kötü alışkanlıklar ve yoksulluk. Günümüzde kişiler günübirlik sıkıntılardan kurtulmak, geleceklerini dizayn etmek istiyorlarsa çalışmak, üretmek zorundalar.

 

Çalışmanın mücadelenin önemi ile ilgili olarak İslam Klasiklerinde şu hikâye anlatılır:

 

Rivayet olunur ki, kuşların hükümdarı olan Simurg Anka, Bilgi Ağacı'nın dallarında yaşar ve her şeyi bilirmiş.

 

Kuşlar, Simurg'a inanır ve onun kendilerini kurtaracağını düşünürmüş. Kuşlar dünyasında her şey ters gittikçe onlar da Simurg'u bekler dururlarmış. Ne var ki, Simurg ortada görünmedikçe kuşkulanır olmuşlar ve sonunda umudu kesmişler.

 

Derken bir gün uzak bir ülkede bir kuş sürüsü Simurg'un kanadından bir tüy bulmuş. Simurg'un var olduğunu anlayan dünyadaki tüm kuşlar toplanmışlar ve hep birlikte Simurg'un huzuruna gidip yardım istemeye karar vermişler.

 

Ancak Simurg'un yuvası, etekleri bulutların üzerinde olan Kaf Dağı'nın tepesindeymiş. Oraya varmak için yedi dipsiz vadiyi aşmak gerekirmiş. Kuşlar, hep birlikte göğe doğru uçmaya başlamışlar. Yorulanlar ve düşenler olmuş. Önce Bülbül geri dönmüş, güle olan aşkını hatırlayıp;

 

Papağan o güzelim tüylerini bahane etmiş (oysa tüyleri yüzünden kafese kapatılırmış); Kartal; yükseklerdeki krallığını bırakamamış; baykuş yıkıntılarını özlemiş, balıkçıl kuşu bataklığını.

 

Yedi vadi üzerinden uçtukça sayıları gittikçe azalmış. Ve nihayet beş vadiden geçtikten sonra gelen Altıncı Vadi "şaşkınlık" ve sonuncusu Yedinci Vadi "yokoluş"ta bütün kuşlar umutlarını yitirmiş..

 

Kaf Dağı'na vardıklarında geriye otuz kuş kalmış. Simurg'un yuvasını bulunca öğrenmişler ki;

 

"SİMURG ANKA - Otuz Kuş" demekmiş.

 

Onların hepsi Simurg'muş. Her biri de Simurg'muş. Simurg Anka'yı beklemekten vazgeçerek, şaşkınlık ve yokoluşu da yaşadıktan sonra bile uçmayı sürdürerek, kendi küllerimiz üzerinden yeniden doğabilmek için kendimizi yakmadıkça, her birimiz birer Simurg olmayı göze almadıkça bataklığımızda, tüneklerimizde ve kafeslerimizde yaşamaktan kurtulamayacağız.

 

Evet, çalışmak ve gayret etmek, başarının anahtarı budur. Eğer bir kurtarıcı beklerseniz, bu aynı zamanda o kurtarıcının boyunduruğu altında yaşamaya da razısınız demektir. İnsanın kendi emeğinden, kendi gayretinden daha kıymetli ne olabilir ki!Gracian çalışmanın önemi şöyle özetler: Basit bir adamın elinden geleni yapmaya çalışması, zeki bir adamın tembelliğinden iyidir. Var mı ötesi...

Diğer yazıları...
Gazete Manşetleri

Köşe Yazarları
 ‹ 
 › 

E-Mail Bülten Kaydı
Arşiv Arama
- -
Anket
Sitemizi Nasıl Buldunuz?
Fena Değil
Güzel
İdare eder
Kötü
Çok kötü
Ankara Portalı | Baskent.org
© Copyright 2015 www.baskent.org. Tüm hakları saklıdır.
GÜNDEM
Kadına Şiddet
Anayasa Haberleri
Trafik Kazaları
Yerel Seçimler
SPOR
Galatasaray
Fenerbahçe
Basketbol Haberleri
Şampiyonlar Ligi
SİYASET
Recep T. Erdoğan
Devlet Bahçeli
Kemal Kılıçdaroğlu
AK Parti Haberleri
EĞİTİM
Eğitim Haberleri
Eğitim Bakanlığı
A.Ö.L.
Eğitim Portalı
DÜNYA
Avrupa Haberleri
Amerika Gündemi
Suriye İç Savaş
Arıkan Meselesi