Türkiye Genç Girişimcileri Bekliyor


Bu makale 2016-08-16 10:38:06 eklenmiş ve 901 kez görüntülenmiştir.

Ülkemizde girişimciliğe uygun bir atmosfer olduğundan söz edebiliriz. Girişimcilik için genç bir nüfusa sahip olmak önemli bir avantajdır. Bu genç nüfusta da girişimci olmayı isteyenler, gelişmiş ülkelere göre çok daha fazladır.

Forbes dergisi dünyanın en değerli 20 firmasının 11’inin teknoloji firması olduğunu açıklamıştır. Teknoloji tabanlı girişimciliğin yarattığı katma değerin ne denli büyük olduğunu zaten son yıllarda günlük hayatımıza hızla giren yeni ürünlerle bizzat tanık olmaktayız.

Teknoloji tabanlı girişimcilik için politika, altyapı, mevzuat, mentorlük, eğitim gibi unsurları aktif biçimde canlı tutan bir ekosistemin varlığına olan ihtiyacımız her geçen gün artmaktadır. 

Ocak ayında açıklanan ve Ar-Ge ve yenilik faaliyetlerine sağlanan destek ve teşviklerin kapsamını genişleten ‘Ar-Ge ve Reform’ paketine ilişkin Kanun 01.03.2016 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 26 Şubatta Resmi Gazete’de yayınlanmıştır.

Kanun kapsamında;

-      Ar-Ge ve yenilik projeleri sonucu ortaya çıkan mal ve hizmetleri üreten yerli teknoloji firmalarının kamu alımları yoluyla desteklenmesi,

-      yenilikçi firmalara doğrudan girişim sermayesi sağlanması,

-      öğretim üyelerinin üniversite - sanayi işbirliği gelirlerinden yapılan kesintilerin büyük oranda kaldırılması,

-      Ar-Ge ve tasarım personeline sağlanan teşviklerin arttırılması,

-      Ar-Ge merkezlerinde istihdam edilecek Temel Bilimler mezunu personele ek teşvik sağlanması,

-      Sanayi – Sanayi ve Üniversite – Sanayi işbirliğinin güçlendirilmesi adına teşviklerin arttırılması, öncelikli ve stratejik sektörlerde ‘İhtisas (Tematik) Teknoloji Geliştirme Bölgeleri’nin kurulması,

-      Teknoloji Geliştirme Bölgeleri ile Ar-Ge ve Tasarım Merkezleri’nde çalışan personelin, dışarıda geçirilen sürelere ilişkin teşviklerden yararlandırılması gibi ek destek ve teşvikler getirilmiştir.

Bu destekler konusunda en önemli kuruluşların başında Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) gelmektedir. TÜBİTAK TEYDEB de, tüm bu sözünü ettiğimiz hedefler doğrultusunda; sanayi, üniversite ve bireysel girişimcilere desteklerini sürdürerek, daha fazla paydaşın bu desteklerden yararlanması, Arge kültürünün yaygınlaştırılması ve ülke ekonomisinin kalkınması için çalışmaktadır.

İnovasyon sisteminin parçası olarak kamu fon sağlayıcı kuruluşlarının ülkemizde sağladığı destekler temelde iki başlık altında ele alınabilir. Bunlar Ar-Ge faaliyetlerine yönelik vergi ve teşvikler ile projelere sağlanan fon destekleridir.

Özel sektöre yönelik vergi indirimi, istisnası ve teşviklerinde Ar-Ge Kanunu olarak anılan 5746 sayılı Kanun ön plandadır. Bunun yanı sıra Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu da özellikle üniversite-sanayi işbirliği ve üniversite kökenli inovasyon ve girişimciliği teşvik ederek her gün sayısı artan teknopark ve teknokentlerin oluşumuna imkân vermektedir.

Proje desteklerinde ise TÜBİTAK ile birlikte başı çeken kurumlarımız, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı (SANTEZ ve Teknogirişim programını TÜBİTAK’a aktarmaktadır), KOSGEB ve Kalkınma Ajanslarıdır. Bunlara ek olarak Avrupa Birliği programları da gerek firmalarımıza gerekse akademik araştırmacılarımıza önemli imkânlar sunmaktadır.

TÜBİTAK’ın özel sektöre destek veren başkanlığı TEYDEB,  Girişimcilik programını ön plana çıkartmıştır. Bu konuda bakış açısını, hedeflerini ve vizyonunu genişleten TEYDEB, girişimcilik destek programları ile diğer programları ve çevresel aktörler arasında etkileşim sağlayarak birbirini destekleyen ve besleyen mekanizmalar oluşmasına katkı vermektedir.

Örneğin 1512 BİGG Programının birinci aşamasını yürütme görevini verdiği Teknoloji Transfer Ofislerine 1601 Girişimcilik ve Yenilik Kapasite Artırımı Programı ile destekleyerek TTO ların ekosistemin parçası olmasını hızlandırırken; 1512 Programından başarıyla mezun olup ticarileşme aşamasında yatırım ihtiyacı olan başlangıç firmalarını Borsa İstanbul Özel Pazar gibi yatırımcı bulma kanallarına ve yenilikçi girişimlerle işbirliği arayışında olan büyük şirketlere yönlendirmektedir.

Devletin kurumlarıyla destekler sağladığı ve düzenleyici olduğu girişimcilik, yenilik ve Ar-Ge faaliyetlerinde, bölgesel ve ulusal düzlemde başarılı sonuç almak için, ekosistem odaklı bakış açısının ilgili tüm aktörlerce farkına varılması ve ekosistemi güçlendirecek çalışmalara ağırlık verilmesi gerektiğini söyleyebiliriz.

 

Kurumlarıyla, aktörleriyle, mekanizmalarıyla işleyen, çarkları dönen bir Yenilik ve Girişimcilik Ekosistemi ancak; Türkiye’nin kilit teknolojilerde hâkimiyet sağlamaya başlamasını, ileri teknoloji içeriği olan ürünler geliştirip üretmesini ve sonuç olarak cari açığın kapatılarak, 2023’de dünyanın ilk 10 ekonomisine girebilmenin kriteri olarak ortaya konan 500 milyar dolar ihracat değerine ulaşılmasını sağlayabilir.

Diğer yazıları...
Gazete Manşetleri

Köşe Yazarları
 ‹ 
 › 

E-Mail Bülten Kaydı
Arşiv Arama
- -
Anket
Sitemizi Nasıl Buldunuz?
Fena Değil
Güzel
İdare eder
Kötü
Çok kötü
Ankara Portalı | Baskent.org
© Copyright 2015 www.baskent.org. Tüm hakları saklıdır.
GÜNDEM
Kadına Şiddet
Anayasa Haberleri
Trafik Kazaları
Yerel Seçimler
SPOR
Galatasaray
Fenerbahçe
Basketbol Haberleri
Şampiyonlar Ligi
SİYASET
Recep T. Erdoğan
Devlet Bahçeli
Kemal Kılıçdaroğlu
AK Parti Haberleri
EĞİTİM
Eğitim Haberleri
Eğitim Bakanlığı
A.Ö.L.
Eğitim Portalı
DÜNYA
Avrupa Haberleri
Amerika Gündemi
Suriye İç Savaş
Arıkan Meselesi