“YENİ TOKAT, YENİ TÜRKİYE MİSYONU HAYAL DEĞİL”

Tokat'tan milletvekili aday adayı olan Erdoğan Karadağ'a hemşehrilerinden büyük ilgi var. Karadağ, "Yeni Tokat için tüm enerjimi ve tecrübemi kullanacağım" dedi.
Bu haber 2015-03-06 14:30:15 eklenmiş ve 1161 kez görüntülenmiştir.

Tokatlı’nın Ankara’daki Kapısı: ERDOĞAN KARADAĞ

 

“YENİ TOKAT, YENİ TÜRKİYE MİSYONU HAYAL DEĞİL”

 

Soru: Sizi aslında herkes tanıyor ama, biz bir kez daha soralım, Erdoğan Karadağ kimdir?

Erdoğan Karadağ: Burada kendimden uzun uzadıya bahsetmeyi uygun bulmuyorum. Kısaca bahsetmek gerekiyorsa, 1960 yılında Tokat Almus Bağtaşı kasabasında dünyaya geldim. Babamın işi dolayısıyla Ankara’ya taşındık. İlk, orta ve lise öğrenimimi Ankara’da tamamladıktan sonra Tapu-Kadastro Yüksekokulu ve İşletme Fakültesini tamamladım. Mesleğimle ilgili çalışmalarımdan sonra en güzel çalışmalarımı Mamak Belediye Başkanlığım döneminde yaptım. Gecekondularla dolu bir şehri kentsel dönüşüm açısından dünyaya örnek hale getirdik. Beni en çok sevindiren konu budur.

 

Soru: Niçin Tokat?

Erdoğan Karadağ: Tokat bizim baba ocağımızdır. Tokat bizim hayalimizdir. Nerede olursak olalım, Tokat’ın ismi geçtiğinde akan sular durulur. Bunca elde ettiğimiz tecrübelerimizi Yeni Tokat’ın kurulması için kullanmak istiyorum. Yeni Tokat, Yeni Türkiye misyonu hayal değildir. Göreceksiniz, Tokat, Yeni Türkiye’nin yeni gücü olacaktır.

Hacı Bektaş-ı Veli’nin bir sözü vardır; Ayağa kalktığın vakit hayır için kalk, oturduğun vakit edebinle otur, konuştuğun vakit erdemli konuş, diye. Bizim burada hedefimiz hayırlı bir şekilde hizmet etmektir. Niyet hayır, akıbet hayırdır.

 

Soru: Sizce yeni Tokat’ın kurarken neler ön planda olacaktır? Tokat’ı geleceğe taşırken, hangi değerler ön plana çıkacaktır.

Erdoğan Karadağ: En önemli avantajımız insan kaynağıdır ve bunu yer altı ve yer üstü su kaynaklarımız takip ediyor. Dünyanın hiçbir yerinde olmayan bu zenginlikler bize önemli avantajlar sağlıyor. Buna ekleyeceğimiz birçok artımız bulunmaktadır. Tokat, geleneksel el sanatları, yer altı, yerüstü zenginlikleri ve kültürel değerler ile küreselleşmenin getirdiği olumsuzlukları yenebilecek güçtedir. Bu olumsuzlukları yendiğiniz zaman ise göçün tersine işleyeceğini göreceksiniz. Fark ortaya koyan, ürün geliştiren, markalaşan, pazar odaklı bir üretimle teknolojiye yatırım yapan ve bilgi yönetimine değer veren bir anlayışla bu zenginliği üretime dönüştürmek zorundayız. Bunu yaparken tüketmeden, kirletmeden, ar-ge çalışmalarına önem vereceğiz. Bakın birçok ilimizde temiz su kaynakları kalmadı, temiz hava kalmadı, temiz toprak kalmadı. Biz bu konuda halen büyük avantajlara sahibiz.

İnsanların aradığı bu temiz çevre ile Markalaşma ile oluşturulan güven sayesinde insanlar tarafından tercih edilir konuma gelmek ürünleri aranır konuma getirmektedir. Tokat’ın markalaşması da Tokat’ı bir dünya şehri haline getirecektir. Dünyanın geldiği noktaya markalaşan ürünler dünya pazarlarına hâkim olduğu görülmektedir. Markalaşma üründe olduğu gibi hizmet sektörlerinde bölge ve hatta ülke bazında kendisini gösterebilmektedir.

 

Soru: Marka olmaktan bahsediyorsunuz. Bu konuyu biraz açabilir misiniz?

Erdoğan Karadağ:  AK Parti, Yerel seçimlerde bir slogan kullandı: Marka Şehirler diye. Günümüzde, markalaşma ile şirketler, kentler, ülkeler sosyal, kültürel, etik, felsefi ve ekonomik bir güç haline gelmiştir. Bir Venedik şehrini düşünün ismi ile markalaşmıştır. Bizde de örneği, Beypazarı’dır, Safranbolu’dur. İspanya, turizm ile marka haline gelmiştir. Bu örnekleri dikkate aldığımızda, bir tarih, doğa, kültür ve tarım kenti olan Tokat’ımızda gerek tarımsal ürünlerde ve gerekse sanayi ürünlerinde küreselleşen dünyamız ile ayak uydurabilmemiz ve katma değeri yüksek, kaliteli, güvenilir, rekabet edebilir bir üretim ve hizmet için markalaşmamız gerektiği kaçınılmaz bir gerçektir.

Düşünün bir hortlatmalı kavalımız dünyanın neresinde var. Tokat yemenisi bir marka olarak dünya el sanatlarına aday bir konumdadır. Ballıca mağaramız dünya kültürel mirasına aday bir doğal oluşumdur. Ve hemen aklımıza geliveren Tokat Domatesi, Erbaa Gökal Çileği, Erbaa Karayaka Koyunu, Niksar Cevizi, Tokat Bağ Yaprağı, Tokat Yeşil Biberi, Tokat Çemeni, Zile Beyaz Pekmezi birer marka ürün olarak karşımıza çıkıyor.

 

Soru: Erdoğan Bey, küreselleşme ile birlikte dünyada ve ülkemizde ciddi sıkıntılar var. Bir de buna küresel ısınmayı eklediğimizde insanlığı ciddi sorunlar beklediği ortaya çıkıyor. Siz bölgemizin geleceğini nasıl görüyorsunuz?

Erdoğan Karadağ: Öncelikle şunu söylemek istiyorum; Tokat gelecekte insanların tercih ettiği şehirlerarasında yer alacaktır. Bir kere su kaynakları tehlikede olmayan tek yer Tokat’tır. Eğer yer altı ve yerüstü su kaynaklarınız varsa bu sizi bir numara haline getirecektir. Tokat gelecekte önemli bir il olacak diye iddia etmemin temel sebebi budur.

Dünyada birçok ülke küresel ekonominin getirdiği sonuçları en derin bir şekilde yaşıyor. Daha çok olumsuzluklar şeklinde tezahür eden bu sonuçları bertaraf etmek için ülkeler ciddi mücadeleler vermektedir. Dünyada fakirliğin arttığını, işsizliğin önlenemez bir yara olarak karşımıza çıktığını, sermayenin tek elde toplandığını görüyoruz.

 

Soru: Peki, bizler ülkemizi, kentlerimizi bu olumsuz gelişmelerden nasıl koruyacağız? Derdest olmuş bir şekilde mi bekleyeceğiz?

Erdoğan Karadağ: Tabiki beklemeyeceğiz, mücadele edeceğiz, çalışacağız, üreteceğiz. Bu konuda herkes üstüne düşeni yapmak zorundadır. Yoksa emek sarf etmeden hiçbir sorunu çözemezsiniz.  Zahmetsiz, rahmet olmaz. İşsizliği ve fakirliği çözmede birçok şehir farklı noktalarını ortaya koyarak aşabilmektedir. Bu farklılığı tescillemek de markalaşma ile olmaktadır. Marka bir proje temelinde sabırla işlenen, ekiple birlikte üretilen bir değerler bütünüdür. Bu değer gerek ürünün pazarlanması, gerekse şehir bütününün geleceğe taşınması anlamında gözden kaçırılmamalıdır.

 

Soru: Erdoğan Bey, bu değerler kendi başına bir anlam ifade eder mi?

Erdoğan Karadağ: Kesinlikle etmez. Hiçbir zenginlik işlenmeden, pazara sunulmadan, sonuç alınmadan, marka haline gelmeden bir anlam ifade etmez. Şüphesiz ki, bu ürünleri ve hizmetleri katma değeri yüksek gelir getirir bir seviyeye ulaştırarak dünya pazarına sunmak zorundayız. Siz keşfedilmeyi beklerseniz fosil haline gelirsiniz. Değerlerimizi harekete geçirmek zorundayız. Fırsatları bekleyenin değil kovalayanın yakaladığını, yaşadığımız bu dünyada fırsatları kovalamak ve ortak amaçlar için mücadele etmek, yerel girişimcilik ruhunu her alanda güç birliğini çevirmek mecburiyetindeyiz.

 

Soru: Son olarak okuyucularımıza diyecekleriniz nelerdir?

Erdoğan Karadağ: Yeni Tokat’ı kurmak zorundayız. Bunun için de insan unsurunu harekete geçirmek durumundayız. Her şey insanda başlar ve insanda biter. Markanın ekonomik değer haline gelebilmesi için önemli unsurlardan birisi de yerel girişimcilik ruhudur. Bugün dünyada bilinen birçok uluslararası markanın temelinde gücün yerel kriterlerle oluşturmuş girişimciler yer almaktadır.

Tokat olarak hedefimiz, turizm, tarım, ticaret ve sanayi alanlarında üretim, ihracat ve istihdama dayalı topyekûn bir kalkınmayı esas almalıdır. İlimizin iç dinamiklerinin ve bölgesel potansiyelinin hayata geçirilmesi, Tokat’la özdeşleşmiş ürünlerin katma değeri yüksek, kaliteli bir şekilde üretilerek, dış piyasalarda tercih edilir hale getirmek ve her alanda markalaşmayı temin etmek zorundayız.

Bir olmak, iri olmak ve diri olmak zorundayız.

ETİKETLER :
Okumak İsterseniz -Diğer SİYASET haberleri
Gazete Manşetleri

Köşe Yazarları
 ‹ 
 › 

E-Mail Bülten Kaydı
Arşiv Arama
- -
Anket
Sitemizi Nasıl Buldunuz?
Fena Değil
Güzel
İdare eder
Kötü
Çok kötü
Ankara Portalı | Baskent.org
© Copyright 2015 www.baskent.org. Tüm hakları saklıdır.
GÜNDEM
Kadına Şiddet
Anayasa Haberleri
Trafik Kazaları
Yerel Seçimler
SPOR
Galatasaray
Fenerbahçe
Basketbol Haberleri
Şampiyonlar Ligi
SİYASET
Recep T. Erdoğan
Devlet Bahçeli
Kemal Kılıçdaroğlu
AK Parti Haberleri
EĞİTİM
Eğitim Haberleri
Eğitim Bakanlığı
A.Ö.L.
Eğitim Portalı
DÜNYA
Avrupa Haberleri
Amerika Gündemi
Suriye İç Savaş
Arıkan Meselesi