Kılık kıyafetle uğraşmaya devam; MAHALLİ BASKI

Seçimler öncesi ‘işçi çıkarmayacağız, herkesin inancına saygılı olacağız’ diyen CHP’li başkanlar seçimden sonra işçi kıyımları ve sakal yasaklarıyla gündemde. Son olarak CHP’li Küçükçekmece Belediyesi çalışanlarına sakal bırakma yasağı getirdi. Sakala yasak uygulamasıyla birlikte başörtülü personellerin de kendilerine yönelik bir yasak getirilmesinden endişe duyduğu belirtiliyor. İl ve ilçe belediyelerinde bile gücünü baskı aracı olarak kullanan belediyelerin bu tavrı ‘Mahalli’ baskı yorumlarını da beraberinde getirdi.

“HER GÜN SAKAL TIRAŞI OLUNUR…”

Küçükçekmece Belediye Başkanlığı İnsan Kaynakları ve Eğitim Müdürlüğü 19.09.2019 tarihinde yayınladığı belgede çalışanlara sakal yasağı getirildiği duyuruldu. Personele tebliğ edilen yazılan talimatta "Bina içinde ve görev mahallinde baş daima açık bulundurulur. Her gün sakal tıraşı olunur ve sakal bırakılmaz" ifadeleriyle sakal yasaklandı. Yazıda şu ifadelere yer verildi: "Bıyık tabi olarak bırakılır, uzunluğu üst dudak boyunu geçemez. Üstten alınmaz, yanlar üst dudak hizasında olur, alt uçları dudak hizasından kesilir. Kravat takılır kravatı ötecek şekilde balıkçı yaka veya benzeri süveterler giyilmez. Hizmet gereğine uygun olarak verilmişse tek tip elbise giyilir. Bina içerisinde gömleksiz kravatsız ve çorapsız dolaşılmaz. Ancak bazı hizmetler için özel iş kıyafetleri varsa görev sırasında kurum amirinin izni ile bu kıyafet kullanılır."

YASAĞA UYMAYANA YAPTIRIM!

Talimat yazısının sonunda ise çalışanlar disiplin soruşturması açılacağı belirtilerek şu ifadelere yer verildi: “Ayrıca 657 sayılı devlet Memurları kanunu; Devlet memurlarının kanun, tüzük ve yönetmeliklerin öngördüğü kılık ve kıyafet kurallarına uymak mecburiyetinde olduklarını, belirlenen kılık ve kıyafet hükümlerine aykırı davranan memur hakkında aynı yasanın disiplin cezalarına ilişkin hükümlerin uygulanacağını hükmetmiştir.”

VATANDAŞ ANAYASAL GÜVENCE İSTİYOR

İnançlarını özgürce yaşamak isteyen vatandaşlar çoğu zaman yönetmeliklerle veya göz yummalarla bugüne kadar başörtüsü düzenlemesiyle geldi. Yerel yönetimlerin el değiştirmesi sonrasında gerek işçi çıkarmalarda gerek kılık-kıyafet düzenlemelerinde anayasal güvencenin olmaması halkı mağdur ediyor. Bu tür mağduriyetlerin önüne geçmek için hem işçi haklarının hem de belediyelerde ve diğer kamu kuruluşlarında çalışanlarının kılık-kıyafet standartlarının inanç değerlerime uygun olarak anayasal güvence altına alınması kamuoyunun ortak beklentisi.

YILLARDIR SAKAL İBB’DE ZATEN YASAKMIŞ!

Seçimlerden bir süre sonra Atatürkçü Düşünce Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Şahin Ateşoğlu, bir özel halk otobüsü şoförünü sakallı olduğu gerekçesiyle İETT’ye şikayet etmişti. Şikayet üzerine İETT’den yapılan açıklamada, "Kurumumuza yapmış olduğunuz başvurunuz incelenmiştir. Konu ile ilgili yapılan incelemede şoför personellerin kılık kıyafeti İETT araçları için Toplu İş Sözleşmesine göre, Özel Halk Otobüs araçları için ise Özel Halk Otobüs Yönergesine göre belirlenmektedir. Bu kapsamda yaz sefer saati uygulamasında kravat takılmadığı bunun dışında kış sefer saati uygulamasında kravat takılması zorunludur. Bere takılmasında her hangi bir engel bulunmadığı, ancak personelin cilt hastalığı gibi doktordan sakal tıraşı bırakması yönünde aldığı rapor dışından tüm personelin sakal traşlı çalışması gerekmektedir." denilmişti. Aslında bu olay bile yıllarca İBB’yi yönetenlerin şoförlerin sakal bırakabilmesini güvence altına almadığı, aksine sözleşmelerde sakal traşlı çalışmayı zorunlu kıldığını göstermektedir.

BAŞÖRTÜLÜ PERSONEL TEDİRGİN

Yasak uygulamasının başörtülü personel için yürürlüğe konulmasından endişe ediliyor. Bu konuda İSMEK ile ilgili iddialar da gündemde. Kimi belediye yetkililerinin başörtülü personele karşı mobbing olarak anlaşılabilecek tavırlar içerisine girdiği iddia edilmişti. Kılık kıyafet yönetmeliğinin resmi olarak uygulanması durumunda siyasi anlamda bazı kayıpların yaşanabileceğini hesaba katan yöneticilerin başörtülü personele yönelik farklı uygulamalarda bulunarak istifaya zorlayabileceği dile getiriliyor.